Dağılmak
“Yalnızca yaratmanın, üretmenin sorunları değil, aynı zamanda okumanın, seyretmenin, dinlemenin, izlemenin, anlamanın, kavramanın, değerlendirmenin yolu yordamı benim zihnimi meşgul ettiği kadar okurun da aklını kurcalasın istedim. Ben yazarlık yaşamım boyunca okuruma hep sıra arkadaşım muamelesi yaptım. Benim gördüğüm filmi o da izlesin, benim okuduğum kitabı o da okusun, benim üzerine kafa yorduğum konuları o da düşünsün, hafta sonlarımız birbirine benzesin istedim.” s. 221-226.Mungan, Murathan, 227 Sayfa, Metis Yayınları
http://www.metiskitap.com/Scripts/Catalog/Text.asp?ID=12965&BID=2140
Sadece bir edebiyat, bir müzik, bir resim, yani güzel sanatların bir türüyle yetinilebilir mi?
Roland Topor’un yazdığı bir metni çizdiği bir resimden yararlanarak daha doğru ve çoğul anlamaya çalışmamız, onun sözcüklerle yetinmeyip, başka ifade yolları arayıp kullanması…
Bunları şunun için yazma gereği duydum;
Zaman zaman dinlediğim bir müzik parçasından, izlediğim bir filmden başkalarına uzun uzun söz etmenin ne ifade ettiği, ne anlam taşıdığı konusunda düşündüğüm oldu. Murathan Mungan’dan alıntıladığım paragraf, bu konuda düşündüklerimin bir kısmına değiniyor.
Bazen her kouyla ilgilenip, her sanat dalından zevk almaya çalışıp, çok fazla “dağıldığımı” düşünüyorum. Hep okunmayı bekleyen, yarım yarım kitaplar, mutfağın bir kenarında, arasına bir anımsatıcı iz bırakılmış, beni bekleyen bir dergi, gazete, bir yerlerde okuduğum, adını ilk kez duyduğum bir Jazz sanatçısını araştırma notu, çıkılmayan sabah yürüyüşlerinin, haftalardır damlayan muslukların, musluk contalarının iletileri, sızıları… yaşam kırk bir koldan akıp gidiyor.
Zaman yok. Zaman yetmiyor.
Re: Dağılmak
Mehmet Bey güzel ifadelendirmiş dağılma hallerini. İşte yaşam tam da bu koşturmacaların ve yetişemeyişlerin arasına gerili bir ip gibi. Biz de ip canbazları.Yetişemeyeceğim tonlarca şey hep olacak, bunu kabullendim artık Artık şuna fit oldu bünyem: Yürür halde olmak tek kazancı insanın, varılacak noktalardan bağımsız bir yolculuk halinin keyfini çıkarmak,yer yer dağılmak, dağıldığımız yerlerde oyalanmak hatta geviş getirmek belki biraz. Neden olmasın?
Re: Dağılmak
Bana Cihan Başbuğ'un Novodeviche Mezarlığı adlı yazısındaki Canetti'den bir alıntıyı anımsattı
Mezarlıklar adlı makalenin son satırını;
Sanırım "ayakta" kalabilmenin mutluluğu, (dik duramasak da) bir avuntu şekli sayılmalı.
Re: Dağılmak
"Dağılma" çevreyi tanımayı sağlar. Bir ömür sürse de öteki olmadan kendisi olamaz insan.