UzunHikâye Öykü, inceleme, eleştiri



Lord Dunsany - Azrail ve Odessa

22 Eki 2009
sevcan

""
Azrail ve Odessa
Lord Dunsany

Olimpiya bahçelerinde aşk, ölümle dalga geçiyordu; çünkü Azrail çirkindi, çünkü aşk kendini dalga geçmekten alıkoyamıyordu, çünkü Azrail şu zamana kadar kayda değer hiçbir şey yapmamıştı ve çünkü aşk onla dalga geçmekten zevk alıyordu.
Azrail kendisiyle dalga geçilmesinden hiç hoşnut değildi. Yanlışlarını ve bu dayanılmaz tavırları sona erdirmek için ne yapabileceğini düşünürdü kara kara.
Bir gün Azrail, üzerinde değişik bir havayla bahçede göründü; herkes ondaki bu değişikliği sezdi. “Neyin peşindesin, bakalım?” dedi aşk ona. Azrail, ciddi bir tavırla, “Odessa’yı korkutacağım,” dedi aşka dönüp. Daha sonra gezginlerin giydiği türden gri pelerinini sarınarak yüzü dünyaya dönük rüzgârlı kapıdan çekip gitti.
Kısa süre sonra İthaca’da Atina’nın iyi bildiği hole vardı. Kapıyı açtı. Ünlü Odessa’yı perçemleri neredeyse alev alacak kadar ateşe doğru eğilmiş ellerini ısıtmaya çalışırken gördü.
Açık kapıdan içeri Odessa’ya doğru sert bir rüzgâr esti. Sonra Azrail arkasından yaklaşıp ani bir çığlık attı.
Odessa solgun ellerini ısıtmaya devam etti.
Azrail, Odessa’ya yaklaşıp bir şeyler fısıldamaya başladı. Neden sonra Odessa, Azrail’e dönüp konuşmaya başladı. “Evet, yaşlı hizmetkârım,” dedi, “seni İlion taraflarında emrimde çalıştırmaya başladığımdan beri efendilerin sana iyi davrandılar mı?”
Azrail, aşkın kahkahalarını düşünürken bir süre sessizliğe gömüldü.
Sonra “Gel hadi,” dedi Odessa, “bırak, başımı omzuna koyayım.” Odessa, o kemikli ekleme ağır bir şekilde yaslandı ve Azrail ile beraber açık kapıdan çıktılar.

Çevirmen: Sevcan Ekici

DEATH AND ODYSSEUS, Fifty One Tales

Kategori:

Re: Lord Dunsany - Azrail ve Odessa

Güzel çevirin için teşekkürler Sevcan.

Daha sonra öykü üzerine daha detaylı bir şeyler yazmayı umuyorum ama sanırım şu aralar yazdığım bir haiku tam da bu öykünün konusuyla ilgili: Ölüm


Re: Lord Dunsany - Azrail ve Odessa

Teşekkürler Barış Abi.

Güzel yorumlarını bekliyorum... Ben de geriye kalan tüm Dunsany çevirilerini yüklemeyi düşünüyorum. Haikunun konusu pek bir ürkütücü!


Re: Lord Dunsany - Azrail ve Odessa

Öncelikle eline sağlık Sevcan.

Öyküyü okurken aklıma Saramago'nun "Ölüm Bir Varmış Bir Yokmuş" kitabını anımsadım. Orada da Azrail kişileştirilmiş; ölüm saçan, güçlü birinden ziyade insanların ölmemesi üzerine âciz bir karaktere dönüşmüştü. Bu öyküde de benzer şekilde Odessa'nın karşısında zayıflıyor, insanın gücü karşısında gücünü, etkilyeciliğini kaybediyor. Kısa ve güzel anlatmış yazar.


Re: Lord Dunsany - Azrail ve Odessa

Çok teşekkür ederim Abdullah!

Ben de sana teşekkür ederim, bize güzel bir kitabı bu arada sunmuş olduğun için. "Ölüm Bir Varmış Bir Yokmuş"un kısa özetini okudum ve konusu gerçekten çok farklı. Sanırım en kısa zamanda kitabı okumaya başlamalıyım. Çevirimin kusurlarına getireceğin yorumları dört gözle bekliyor olacağım.


Re: Lord Dunsany - Azrail ve Odessa

""
Sanırım en kısa zamanda kitabı okumaya başlamalıyım. Çevirimin kusurlarına getireceğin yorumları dört gözle bekliyor olacağım.

Çeviri konusunda yardım edemeyebilirim; ancak -varsa tabii- ifade hatası ve imla konularında öneride bulunabilirim.


Re: Lord Dunsany - Azrail ve Odessa

""
Çeviri konusunda yardım edemeyebilirim; ancak -varsa tabii- ifade hatası ve imla konularında öneride bulunabilirim.

Evet, aslında ben de tam bunu kastediyordum :mrgreen:


Re: Lord Dunsany - Azrail ve Odessa

İyi o zaman:

""
Azrail ve Odessa
Lord Dunsany

Olimpiya bahçelerinde aşk, ölümle dalga geçiyordu; çünkü Azrail çirkindi, çünkü aşk kendini dalga geçmekten alıkoyamıyordu, çünkü Azrail şu zamana kadar kayda değer hiçbir şey yapmamıştı ve çünkü aşk onunla dalga geçmekten zevk alıyordu.
Azrail, kendisiyle dalga geçilmesinden hiç hoşnut değildi. Yanlışlarını ve bu dayanılmaz tavırları sona erdirmek için ne yapabileceğini kara kara düşünürdü.
Bir gün Azrail, üzerinde değişik bir havayla bahçede göründü; herkes ondaki bu değişikliği sezdi. “Neyin peşindesin, bakalım?” dedi aşk ona. Azrail, ciddi bir tavırla, “Odessa’yı korkutacağım.” dedi aşka dönüp. Daha sonra gezginlerin giydiği türden gri pelerinini sarınarak yüzü dünyaya dönük rüzgârlı kapıdan çekip gitti.
Kısa süre sonra İthaca’da Atina’nın iyi bildiği hole vardı. Kapıyı açtı. Ünlü Odessa’yı perçemleri neredeyse alev alacak kadar ateşe doğru eğilmiş, ellerini ısıtmaya çalışırken gördü.
Açık kapıdan içeri Odessa’ya doğru sert bir rüzgâr esti. Sonra Azrail arkasından yaklaşıp ani bir çığlık attı.
Odessa, solgun ellerini ısıtmaya devam etti.
Azrail, Odessa’ya yaklaşıp bir şeyler fısıldamaya başladı. Neden sonra Odessa, Azrail’e dönüp konuşmaya başladı. “Evet, yaşlı hizmetkârım!” dedi, “Seni İlion taraflarında emrimde çalıştırmaya başladığımdan beri efendilerin sana iyi davrandılar mı?”
Azrail, aşkın kahkahalarını düşünürken bir süre sessizliğe gömüldü.
Sonra “Gel hadi!” dedi Odessa, “Bırak, başımı omzuna koyayım.” Odessa, o kemikli ekleme ağır bir şekilde yaslandı ve Azrail ile beraber açık kapıdan çıktılar.

Çevirmen: Sevcan Ekici

Metni gayet temiz bir Türkçe ile çevirmişsin. Birkaç hatayı düzeltip yukarıya düzeltilmiş hâlini ekledim.


Re: Lord Dunsany - Azrail ve Odessa

""
Olimpiya bahçelerinde aşk, ölümle dalga geçiyordu; çünkü Azrail çirkindi, çünkü aşk kendini dalga geçmekten alıkoyamıyordu, çünkü Azrail şu zamana kadar kayda değer hiçbir şey yapmamıştı ve çünkü aşk onla dalga geçmekten zevk alıyordu.

Çevirideki "Azrail şu zamana kadar kayda değer hiçbir şey yapmamıştı" kısmı çok yerinde olmuş. Ancak sanki orijinal metinde farklı bir anlam varmış gibi geldi bana.

""
In the Olympian courts Love laughed at Death, because he was unsightly, and because She couldn't help it, and because he never did anything worth doing, and because She would.

İlk "çünkü"ler Azrail'in durumuna ilişkinken, ikinci "çünkü"ler Aşk'ın Azrail'in durumuna dair konumları gibi geldi bana. Azrail'in eril, Aşk'ın dişil olarak tanımlanması da sanki bu paralelliği destekliyor. Epeyce özgür bir yorumla şöyle olabilir:

""
Olimpiya bahçelerinde aşk, ölümle dalga geçiyordu; çünkü Azrail çirkindi ve dahi Aşk'ın buna yardımı dokunamazdı; çünkü Azrail şu zamana kadar kayda değer hiçbir şey yapmamıştı ve dahi Aşk yapmıştı.

Bunun dışında çeviri için yapılmış tercihleri çok başarılı buldum. "earthwards" = "yüzü dünyaya dönük" gibi...

Öyküdeki insan dünyasının ölümü bile kepaze etmişliği -Azrail'in içine düştüğü vahim durumun Odessa'ya bağlanması- ise gerçekten çok etkili.

Teşekkürler Sevcan. Alkış


Re: Lord Dunsany - Azrail ve Odessa

Çeviriyi gözden geçirip düzenlediğin için çok teşekkürler Abdullah! Cheers Çok mutlu oldum!

İlk cümle konusunda sanırım haklısın, cümleyi o yönde değiştirmek iyi olacak. Çok teşekkür ederim, Barış Abi! ("yüzü dünyaya dönük" söz grubunu kullanma konusunda hayli şüpheliydim; pek iyi olmadığını düşünüyordum. çok teşekkürler Laughing out loud)


Re: Lord Dunsany - Azrail ve Odessa

Öncelikle çeviri için teşekkür ederim.

Öyküyle ilgili bir sorum var. Acaba Odessa Azrail'e acıdığı için mi ona yakınlık göstererek omzuna yaslanıyor. Yoksa zaten bu her an yapabileceği sıradan bir şey miydi?


Re: Lord Dunsany - Azrail ve Odessa

Sanırım acıdığı için değil - en azından ben öyle düşünüyorum. Yani, bu davranış Odessa'nn zaten Azrail'i beklediğinin bir göstergesi sanki... Acıdığı için böyle davranmış olabileceğini hiç düşünmedim ama belki de öyledir. Farklı ve çok hoş bir bakış açısı =)


Re: Lord Dunsany - Azrail ve Odessa

Nurten Aksakal dedi ki:
Öyküyle ilgili bir sorum var. Acaba Odessa Azrail'e acıdığı için mi ona yakınlık göstererek omzuna yaslanıyor. Yoksa zaten bu her an yapabileceği sıradan bir şey miydi?

Ben, daha çok, Odessa'nın Azrail'in vasisi gibi olduğunu düşünmüştüm. Onun bütün eğitimini üstlenmiş, ona o olmayı öğretmiş kişi.

""
Azrail, Odessa’ya yaklaşıp bir şeyler fısıldamaya başladı. Neden sonra Odessa, Azrail’e dönüp konuşmaya başladı. “Evet, yaşlı hizmetkârım,” dedi, “seni İlion taraflarında emrimde çalıştırmaya başladığımdan beri efendilerin sana iyi davrandılar mı?”

Özellikle bu kısım yüzünden.

Sonra da sessizce ölümü kabulleniyor:

""
Sonra “Gel hadi,” dedi Odessa, “bırak, başımı omzuna koyayım.” Odessa, o kemikli ekleme ağır bir şekilde yaslandı ve Azrail ile beraber açık kapıdan çıktılar.


Re: Lord Dunsany - Azrail ve Odessa

Öykü üzerine tekrar düşündüğümde ve Barış'ın

""
Odessa'nın Azrail'in vasisi gibi olduğunu düşünmüştüm.
yorumu beni şu soruya cevap bulmaya zorluyor. Aşk Azrail'le dalga geçip dururken ve Azrail buna çok bozulmuşken neden Odessa'yı korkutmak için gidiyor. Acaba Azrail Odessa'ya aşık mı?