UzunHikâye Öykü, inceleme, eleştiri



Yolda Olmak 1

10 Mar 2015
Mehmet Sürücü

Bu ay kitap almayı, bisiklet ile gidip, açık alanda konaklayabilecek malzemeleri almak için bıraktım. Bunun için gereken malzeme listesini internetten, doğa sporları-doğa yürüyüşçüleri-bisiklet gruplarının sitelerinden çıkardım.

Uzun bir liste oldu. Bunların içinde, bagaj, bagaj çantaları, çadır, uyku tulumu, pompa gibi öncelikli olanları belirledim. İlk istediklerim bunlar oldu.

Zaman geçip yaşım ilerledikçe, yetişemediğim, bir şeyleri kaçırdığım duygusu artıyor. Bunun verdiği ürküntü, rahatsızlık kolay tanımlanacak bir duygu değil. Sürekli bir şeyler yapmam gerektiğini, hayatın dışarılarda bir yerde, benden uzakta olduğunu, uçup gittiğini hissediyorum. Ama ne yapabilirim? Çoğunlukla bu konuda netleşmiş bir fikrim yok.

En azından şunu biliyorum; bu kapalı yerden-odadan, evden-çıkıp gitmem gerek.
Bunun için iki yol var; yürümek ve bir araca binmek.

İnsan sanırım yapısı gereği en uygun aracı seçmekte pek zorlanmıyor. Benimki yürümek dışında bisikletti. Uzun bir süredir günlük yaşamımda bir yere ulaşım aracı olarak vardı. Sabah ekmek-gazete almaktan, kasaba dışında, kendine akan bir çeşme kenarında okumaya, pek çok zaman ve yerde…

Yaşadığım evden, odadan bıkmış değilim. Yanlış anlaşılmasın. Öyle duvarların üzerime üzerime geldiği, küçülüp bir noktacık gibi hissettiğim samsa hallerim yok. Okuyup yazıyorum. Günümün çoğu bunlarla eyleşerek, kitapların arasında geçiyor. Bu “kaçıp giden-yetişilemeyen” daha farklı bir durum. Bunun içinde insan arasında olmak duygusu yok. Tam tersine, olabildiğince saf yalnızlık isteği baskın. Bunun için bir oda yeter de artar diyenler olabilir. Ama ne yazık bende öyle değil. Saf yalnızlığın mekanla ilişkisi gibi derin-felsefi şeylere girmeye niyetim yok. Şu “saf yalnızlık” lafı bile ne kadar ciddi ve anlaşılmaz gibi duruyor değil mi? Belki de derdim sadece bunun için farklı mekânlar denemek. Bunun için de gitmem gerek.

Bu gitme duygusu ve hazırlıklar ile ilgili düşündüklerimi birkaç bölümde paylaşmak istiyorum. Bu duygulara, düşüncelerime –uzun, sıkıcı bir yazıyla değil- kısa kısa bölümlerde değinmeye çalışacağım.

Belirli bir yazma planım yok gibi. Sadece bagaj, çadır, uyku tulumu, küçük bir gaz ocağı, götürülecek önemde malzemeler, hangi kitabı götürebilirim(oğlum belki en doğru öneriyi yaptı; kitap götürme), yaban(cı) bir yerde geceleme gibi şeylere değinmeler.

Üzerine çokça düşündükten sonra, bu birkaç bölümde bana “yol” ve “olmak” kavramları ile ilgili düşünme olanağı vereceği için “Yolda Olmak” başlığını seçtim.

Bakalım. Niyetim bu şimdilik.

Fotoğraf alıntıdır; http://www.fotokritik.com/kullanici/bening

Kategori: