Yalın Deyişler, Pek Bilinmeyen Sözcükler
Bu aralar Sait Faik ve Yaşar Kemal okuyorum sık sık. Ustaların eserlerinde yer verdikleri "deyişler, deyimler, sözcükler" bunları sizlerle paylaşma isteği uyandırdı bende. Tabii başlık bu yazarlarla sınırlı kalmayacak. Onlardan hareketle bakalım nereler varacağız?
Başlığın ilk örneği Sait Faik'in "Semaver" adlı kitabında yer alan "Garson" öyküsünden. Eşinin mesleğini beğenmeyen kadının kocasını topa tutmasını Sait Faik şöyle ifadeleştirir: "Müşteriler gittikten sonra kadın ağzını açardı. Daha doğrusu açardı ağzını..."
Re: Yalın Deyişler, Pek Bilinmeyen Sözcükler
Re: Yalın Deyişler, Pek Bilinmeyen Sözcükler
Metin İlkin'in Mescit Çıkmazı diye bir kitabı vardı evde. Çocukken çok beğenmiştim bunu, aklımda kalmış.
Re: Yalın Deyişler, Pek Bilinmeyen Sözcükler
Et ve tırnak gerçek anlamlarında kullanılınca niyeyse çok komik geldi bana.
Kim bilir kullanıldığı cümle içinde tırnağın ete kötü kötü batması da gerçek anlamından çıkıverir.
Re: Yalın Deyişler, Pek Bilinmeyen Sözcükler
Uzun zamandır sessiz kalmış bu başlık. Az önce bir sözcükle karşılaştım ki hemen paylaşmak istedim forumda.
Gök, gökyüzü ve Samanyolu için kullanılabilen eski bir sözcükmüş. Farsça kökenli: Kehkeşan.
Beni tam anlamıyla afallattı bu sözcük. Tamam, "bu sözcüğü herkes günde en az bir kez topluluk içerisinde kullansın da canlandıralım böyle terimleri" demeyeceğim tabii ki ama ne kadar çarpıcı bir sözcük ve söyleyiş, öyle değil mi?
Ufak bir not: İngilizce'de Samanyolu'na "Milky Way" (Sütsü/Sütlü Yol) denmesi dil ve algı konusunu nasıl da apaçık gösteriyor bize değil mi? Bizim "saman" diyor olmamız çok şaşırtmıyor insanı, ne de olsa at üzerinde yazıyoruz ya tarihi! Dinlenirken yazmış olacağız ki, en yakındaki şey olan "saman" çarpmış gözümüze.
Küçümsemek değil elbet bu, aksine "dile özgülük", bize özgülük, hatta "bizlik".
Öte yandan ise, "onlarlık", şark ile garp...
Kehkeşan nasıl bir sözcük acaba, bileşik sözcük ise neymiş içindeki sözcükler, buna da bakmalı!
Re: Yalın Deyişler, Pek Bilinmeyen Sözcükler
Eline sağlık Çağdaş, çok güzel anlatmışsın. "Sözcüklerin serüveni, tarihin serüvenidir." diye, sanırım Y. Küçük'ün olacak, bir sözü anımsattın. Birçok sözcükte o dilin taşıyıcılarının geçmişi saklıdır.
Bu arada "kehkeşan" sözcüğünün etimolojisine dair şunları buldum:
Kehkeşan
Re: Yalın Deyişler, Pek Bilinmeyen Sözcükler
Tam ben Nişanyan sözlüktan alıntı yapacakken, abdullah'ın yazısını gördüm. Bazen çakışmalar oluyor böyle.
Re: Yalın Deyişler, Pek Bilinmeyen Sözcükler
Kehkeşan sözcüğünün çarpıcı olduğuna katılıyorum. Kelimeyi seslendirdiğimde kelimenin taşıdığı ritim bu çarpıcılığı pekiştiriyor.