UzunHikâye Öykü, inceleme, eleştiri



Nurdan Gürbilek'ten Raskolnikov

25 Oca 2013
Barış Acar

""
Dostoyevski'nin "Suç ve Ceza"nın kahramanı Rodion Romanoviç Raskolnikov'u, 19. yüzyılın ilk yarısında Fransa'da yaşamış "entelektüel katil" Pierre François Lacenaire'den yola çıkarak yarattığı düşünülür. Okumak için Paris'e gelen, parasızlık yüzünden okulu bırakan bir hukuk öğrencisidir Lacenaire. Şair, deneme yazarı ve hırsızdır. Bir dergide yayımlanan "Hapishaneler ve Fransız Ceza Sistemi" adlı yazısında, hapishanedeki gözlemlerinden hareketle Fransız ceza sistemini hedef alır. 1834'te bir banka kuryesiyle yaşlı annesini öldürür. Bu acemice işlenmiş cinayet umduğu parayı getirmez, ama mahkemedeki savunması Lacenaire'i Paris'te bir efsaneye dönüştürür. Çünkü suçunu hiçbir pişmanlık duymadan itiraf etmiş, suçun toplumsal adeletsiliğe karşı bir başkaldırı olduğunu söyleyerek cinayetin arkasında durmuştur. Hücresini Victor Hugo ve Theophile Gautier gibi yazarları ağırladığı bir edebiyat salonuna, mahkeme salonunu yargıçlara meydan okuduğu bir bir gösteri mekânına dönüştürür. Kendini savunmuyor, mahkemeyi suçluyordur. "Evet, elim kana bulandı" diyordur, "ama tıpkı sizler gibi." 1836'da giyotine götürülürken bile herhangi bir pişmanlık belirtisi göstermez... (GÜRBİLEK, Nurdan. "Suç ve Ceza", Express, S. 131, İstanbul: Aralık 2012, s. 18-23)

Nurdan Gürbilek'in yazılarını oldum olası sevmişimdir. Birbirinden çok uzak gibi görünen olguları söylemek istediği şeyi aktarmak için ustaca birbirine iliştiren bir anlatı ustası bence. Dostoyevski'den başlayıp Kenan Evren'e uzanan yazısını okuyunca nutkum tutuldu. Uzun Hikâye okurlarının da mutlaka okumasını istedim.

Yazının tamamı: Suç ve Ceza

Kategori:

Re: Nurdan Gürbilek'ten Raskolnikov

Gürbilek'in yazısında sözünü ettiği film: L'avocat de la terreur


Re: Nurdan Gürbilek'ten Raskolnikov

Makalenin sadece bir sayfası açılmıyor, ama derli toplu verilen fikir hakkında bilgi sahibi olabiliriz.

Çağın ruhuna, genel geçer vicdanı körelten gerçeklerine baş eğip yıllar sonrasında "O zamanlar ne kötü yıllardı, yazık oldu" yorumları bu toprakların çok uzak olmadığı tam da yazıda anlatılan ruh halini çok iyi yansıtıyor.

Travmatik dönemler yaşayan toplumlar geçmişlerini elbet bir gün suç-etik çizgisinde tekrar ele alacaklardır. Acı olan bunu zamanında gören ve dışlanan insanların ömürlerinin yitip gelişimi görememe talihsizlikleridir.

Barış Acar'a teşekkürler, bir hafta sonu sabahı okuması için...


Re: Nurdan Gürbilek'ten Raskolnikov

Ben açamadım ama benden mi kaynaklı acaba?


Re: Nurdan Gürbilek'ten Raskolnikov

Onur Çalı dedi ki:
Ben açamadım ama benden mi kaynaklı acaba?

Hayır. Link kaldırılmış. Başka bir yerde bulursam güncellerim.


Re: Nurdan Gürbilek'ten Raskolnikov

Bende PDF olarak kayıtlı. Buraya ekliyorum. Bir süre sonra, öykülerede yaptığımız gibi kaldırırız.

EkBoyut
ngurbilek_suc_ve_ceza_1.pdf 5.85 MB