Modernizmle ilgili bir yazı okumuştum. Yazıda mimariden söz ediliyordu. Modern kapitalist sanayi toplumlarında, fabrikada çalışan işçilerin barınması için yeni yapılar tasarlanıp inşa edilir. Bu yapılar hiçbir estetik değer taşımayan işlevsel yapılardır. Yan yana dizilmiş, tek tip, küçük odalardan oluşan gri yapılar. Bir zaman sonra, bu yapılarda yaşayan insanlar arasında şiddet, hırsızlık, tecavüz, cinayet olaylarının yaşandığı, bu tür olayların hızla arttığı görülür.
Kafka’nın bu öyküsünü okuyunca onun akılcılığı, modernizmi eleştirdiğini düşündüm.
elif cinar tarafından May 25th, 2009 günü 3:05 sularında gönderildi.
Bu "sağ-sol" ayrımı üzerine düşünmek bazen geriyor insanı, içinden çıkılmaz oluyor. Mahkemede de dava açan hakimin sağına, davalı ise soluna oturuyormuş, bu Romadan beri sürüp giden bir gelenekmiş...
Cihan Başbuğ tarafından May 25th, 2009 günü 11:09 sularında gönderildi.
Yukarıdaki iletimi okuyunca çok güldüm. Aynı öyküyü mü okuyoruz diye sorabilir arkadaşlar. Bağlayamamışım. Demem o ki,
Kafka'nın öykülerinden psikolojik çıkarımlarda bulunacak kadar iyi tanımıyorum onu. Babasıyla sorunları olan, sevdiği kadınlar tarafından terk edilen, kız kardenişen düşkün, içine kapanık bir insan olduğunu biliyorum sadece, hatta bunları da yanlış hatırlıyor olabilirim. Bu nedenle, yazdıklarından yaşadığı döneme dair bir şeyler anlatmak istediği çıkarımında bulunuyorum. Yaşadığı dönemde, savaş döneminde akıl dışı olayların yaşandığı bir dönemde akıldışı şeyler yazdığını, akıldığışılı tercih ettiğini düşünüyorum. Yani, yoksa parmaklar ne diye kavga etsin, değil mi?
elif cinar tarafından May 25th, 2009 günü 23:04 sularında gönderildi.
Yani, yoksa parmaklar ne diye kavga etsin, değil mi?
Kafka, burada çalışma yoluyla pratiklik kazanmış organların beyinden bağımsız bir şekilde hareket edebileceğini ima ediyor. Bir makinenin parçaları gibi onlar da işin ehli olup çıkıyorlar ve bilincin iletilerine aldırmaksızın hareket edebiliyorlar. Sağ elin selam verip sol elin boşlukta olması da bunu örneklendiriyor diye düşünüyorum.
Ben de öyküyü okuduktan sonra Chaplin'in Modern Times filmini anımsadım. Filmi izleyenler bilir, Chaplin filmde işçileri hızlı üretim uğruna fabrikadaki makinelerden farksız bir biçimde çalıştıran sistemi eleştirir. Kafka'dan da böyle bir yoruma ulaşılabilir.
abdullah şahin tarafından May 26th, 2009 günü 19:37 sularında gönderildi.
"Mavi Oktav Defterinden" üzerine çok bir şey yazamadım. Hatta bu notları çok sevmediğimi de söyleyebilirim sanırım. Belki de defterlerin tamamı başka bir şey ifade ediyor ya da yayıncının notlarıyla birlikte okumalı bunları.
Yayınevi şöyle demiş:
""
Kafka'nın ölümünden sonra bulunan kağıtları arasında sekiz tane mavi oktav defteri de vardı. Bu defterler aforizmaların ("Günah, Istırap, Umut ve Doğru Yol Üzerine") yanı sıra çok sayıda başka notları içeriyordu. Hazırladığımız bu kitapta bu notlar, yazıldıkları özgün sıraya göre verilmektedir. Mavi Oktav Defterleri'nde çok sayıda fragman ve bitmemiş öykü taslaklarının yanı sıra bitmiş öyküler de bulunuyor. Kitabın sonuna, Max Brod'un hazırladığı, her bir oktav defterinin içeriğine ve bunların yazılış tarihlerine ilişkin notlar eklenmiştir.
Sağ ve sol ellerin kavgalarını anlattığı bu öykü çok güzel.
Hem olayın absürdlüğü hem de "yabancı el sendromu" olarak bilinen bir hastalığının gerçekliğinden aldığı güçle yarattığı kaygı kaygı verici.
nurten aksakal tarafından May 27th, 2009 günü 20:19 sularında gönderildi.
Kafkanın yukarıdaki öyküyü yazmasına sebep olduğunu düşündüğüm "yabancı el sendromu" ile ilgili kısa bir alıntı:
""
Yabancı el sendromu ise epilepsi hastalarinin krizlerden kurtulmak amaci ile, beyinlerinin iki yarisi arasindaki baglantiyi kesen bir ameliyat gecirdikten sonra, sol ellerinin kontrolden cikmasi durumudur. Hızla giderken arabanın direksiyonuna kırmak, yazı yazan sağ eli engellemek ve hatta gece uykuda kişiyi boğmaya çalışmak gibi garip huylar geliştiyor sol el bu ameliyattan sonra ve ancak sağ elin ya da diğer insanların fiziksel baskısı sonucunda sakinlesebiliyor…
Rahatsiz edici bir gorüşe göre, beyinlerin bağlantısı kesildikten sonra, iki ayri kişilik bir diğerinin baskısından kurtularak kendi yarıküresinde krallığını ilan ederek vücudun farklı bolgelerinin kontrolünü eline geçiriyor…
nurten aksakal tarafından May 28th, 2009 günü 22:20 sularında gönderildi.
Yabancı el sendromu hakkında okudukça bu öykü dahada komik bir hal alıyor.
""
"Yabancı el diye adlandırılan bu el, artık hastanın kontrolünden çıkıyor. Ağza yemek götüren diğer eli tutmaya, siz diğer elle kapıyı açmaya çalışırken o sizi engellemeye çalışıyor. Bir yerlere sizin isteğiniz dışında tutunmaya, siz hızla yol alırken, sizi yavaşlamak hatta durdurmak için güç sarf etmeye başlıyor. Siz arabayı sürerken, arabayı yoldan çıkarmaya hatta gece uyurken sizi öldürmeye kalkabiliyor. .. Sonradan anlaşıldı ki, hastaların beyin ve vücutlarının bir tarafı algılama yaparken diğer taraf bu durumdan tamamen bihaberdi. Yani beyinlerinin iki tarafı çapraz taraftaki organlarla haberleşemiyordu. Hatta bazı hastaların sol elleri bireyden bağımsız, sanki kendi iradeleri varmış gibi davranıyordu. (Bilim ve Teknik, s. 463, s. 19).
nurten aksakal tarafından May 28th, 2009 günü 22:25 sularında gönderildi.
Re: Kafka - Mavi Oktav Defterinden
Modernizmle ilgili bir yazı okumuştum. Yazıda mimariden söz ediliyordu. Modern kapitalist sanayi toplumlarında, fabrikada çalışan işçilerin barınması için yeni yapılar tasarlanıp inşa edilir. Bu yapılar hiçbir estetik değer taşımayan işlevsel yapılardır. Yan yana dizilmiş, tek tip, küçük odalardan oluşan gri yapılar. Bir zaman sonra, bu yapılarda yaşayan insanlar arasında şiddet, hırsızlık, tecavüz, cinayet olaylarının yaşandığı, bu tür olayların hızla arttığı görülür.
Kafka’nın bu öyküsünü okuyunca onun akılcılığı, modernizmi eleştirdiğini düşündüm.
Re: Kafka - Mavi Oktav Defterinden
Bu "sağ-sol" ayrımı üzerine düşünmek bazen geriyor insanı, içinden çıkılmaz oluyor. Mahkemede de dava açan hakimin sağına, davalı ise soluna oturuyormuş, bu Romadan beri sürüp giden bir gelenekmiş...
Re: Kafka - Mavi Oktav Defterinden
Yukarıdaki iletimi okuyunca çok güldüm. Aynı öyküyü mü okuyoruz diye sorabilir arkadaşlar. Bağlayamamışım. Demem o ki,
Kafka'nın öykülerinden psikolojik çıkarımlarda bulunacak kadar iyi tanımıyorum onu. Babasıyla sorunları olan, sevdiği kadınlar tarafından terk edilen, kız kardenişen düşkün, içine kapanık bir insan olduğunu biliyorum sadece, hatta bunları da yanlış hatırlıyor olabilirim. Bu nedenle, yazdıklarından yaşadığı döneme dair bir şeyler anlatmak istediği çıkarımında bulunuyorum. Yaşadığı dönemde, savaş döneminde akıl dışı olayların yaşandığı bir dönemde akıldışı şeyler yazdığını, akıldığışılı tercih ettiğini düşünüyorum. Yani, yoksa parmaklar ne diye kavga etsin, değil mi?
Re: Kafka - Mavi Oktav Defterinden
Kafka, burada çalışma yoluyla pratiklik kazanmış organların beyinden bağımsız bir şekilde hareket edebileceğini ima ediyor. Bir makinenin parçaları gibi onlar da işin ehli olup çıkıyorlar ve bilincin iletilerine aldırmaksızın hareket edebiliyorlar. Sağ elin selam verip sol elin boşlukta olması da bunu örneklendiriyor diye düşünüyorum.
Ben de öyküyü okuduktan sonra Chaplin'in Modern Times filmini anımsadım. Filmi izleyenler bilir, Chaplin filmde işçileri hızlı üretim uğruna fabrikadaki makinelerden farksız bir biçimde çalıştıran sistemi eleştirir. Kafka'dan da böyle bir yoruma ulaşılabilir.
Re: Kafka - Mavi Oktav Defterinden
"Mavi Oktav Defterinden" üzerine çok bir şey yazamadım. Hatta bu notları çok sevmediğimi de söyleyebilirim sanırım. Belki de defterlerin tamamı başka bir şey ifade ediyor ya da yayıncının notlarıyla birlikte okumalı bunları.
Yayınevi şöyle demiş:
Re: Kafka - Mavi Oktav Defterinden
Sağ ve sol ellerin kavgalarını anlattığı bu öykü çok güzel.
Hem olayın absürdlüğü hem de "yabancı el sendromu" olarak bilinen bir hastalığının gerçekliğinden aldığı güçle yarattığı kaygı kaygı verici.
Re: Kafka - Mavi Oktav Defterinden
Kafkanın yukarıdaki öyküyü yazmasına sebep olduğunu düşündüğüm "yabancı el sendromu" ile ilgili kısa bir alıntı:
Re: Kafka - Mavi Oktav Defterinden
Yabancı el sendromu hakkında okudukça bu öykü dahada komik bir hal alıyor.
Re: Kafka - Mavi Oktav Defterinden
Eski İngiliz komedilerinde de bu iki el farklılığı üzerine çok gidilirdi. Nurten Aksakal'a bilgiler için teşekkürler, sağolsun.
Re: Kafka - Mavi Oktav Defterinden
Ne demek cihan.
Bu durum gerçekten ilgi çekici değil mi?
Re: Kafka - Mavi Oktav Defterinden
Özellikle de ameliyat sonrası durum...