UzunHikâye Öykü, inceleme, eleştiri



Leonardo Sciascia - Guifa İle Kardinal

10 Ara 2012
Mehmet Sürücü

İnsanlar aptallık derecesindeki saflığı, doğallığı seviyor. Söylencelerle böyle kahramanlar yaratıyorlar. Belki bir parça, herkes kendini uyanık, akıllı, bir o kadar da içten içe saflıktan uzak ve kötü gördüğü için... Ciddi ciddi söyleyemeyeceklerini onlara söyletip, yaptırıyorlar. Hoca Nasreddin gibi kahramanlar halkın dilinde eskiden beridir yaşıyor. Bu kahramanlar Ortadoğu’dan, Balkanlar’a uzanan bir coğrafyada yaşıyorlar. Hoca’yı kendi halk kültürünün bir kahramanı sayan, sahiplenen ülkeler var.

Köylerde, taşrada hep, yaşadığı, yaşamadığı, yaptığı yapmadığı bir sürü olayın, sözün kendisine mal edildiği insanlar var. Ve bu insanlar, genelde çizginin ötesinde, toplumdan farklı kişiler.

Ekteki öykü bize yabancı gelmeyecek. Bildiğimiz Hoca Nasreddin. Ve insanlar onun dilinden dinle, dinin en büyük temsilcileriyle rahatça dalgasını geçebiliyor.

Şarap Rengi Deniz
Leonardo Sciascia
Çeviri: Neyyire Gül Işık
YKY
İstanbul
2012

Kategori:

Re: Leonardo Sciascia - Guifa İle Kardinal

İlginç öykü için teşekkürler. Hoca Nasrettin'in birçok farklı kültürde farklılıklarla da olsa yaşadığı biliniyor.


Re: Leonardo Sciascia - Guifa İle Kardinal

Guifá, bizdeki Nasreddin Hoca'ya pek benzemiyor, bana kalırsa. Nasreddin Hoca da ayrıksı bir adam olarak anlatılır, saflıkları vardır; ama diğer yandan insanların iki yüzlülüklerini açığa çıkaran (kazan hikâyesi), hazırcevap, uyanık ("kedi buysa ciğer nerede"), bilge yanları daha ağır basar. Anlatıcıya inanacak olursak Guifá her söylenenen inanan, kafası pek çalışmayan, cahil cesaretiyle konuşan biri. Elbette Nasreddin Hoca'dan tek bir kişiden söz edermiş gibi söz etmek pek anlamlı değil, ama yine de bizdeki Nareddin Hoca'nın farklı özellikleri öne çıkıyor bana kalırsa. Bu nedenle Nasreddin Hoca'dan çok Keloğlan'a benzettim ben Guifá'yı.

Spekülasyon bir yana, Guifá tipik bir halk kahramanı. Mehmet Sürücü'nün de işaret ettiği gibi, hikâyeyi anlatan kendi söyleyemediklerini salak bir adama söyleterek işin cezaî sorumluluğundan kurtulmuş oluyor. Böylece düşüncelerini özgürce ifade edebiliyor. Yazarının da hikâyeyi bizimle paylaşan Mehmet Sürücü'nün de eline sağlık. Acaba rica etsek Mehmet Sürücü kitaptaki diğer öyküler hakkında da bizi bilgilendirebilir mi?


Re: Leonardo Sciascia - Guifa İle Kardinal

Şarap Rengi Deniz'de, 1959-1972 yılları arasında yazılmış 12 öykü var. Kitabın sonundaki yazarın notunda, öykülerin kendi şeçkisi olduğu belirtiliyor. Öyküler çok farklı kesimden insanları anlatıyor. Bunlar İtalya'nın mafyası, köylüleri, yaşlıları, çocukları. Öyküler yeniden basım. yani daha önce çeşitli tarihlerde İtalya'da kitap olarak basılmış. Öyküleri derlemesinin nedenini yazar şöyle ifade ediyor;

""
"Yeniden basıyorum, çünkü böylece şimdiye değin gerçekleştirdiğim etkinliğin bir tür özetini yapmak gibi oluyor-ondan da ortaya çıkan durum benim bu yıllarda kendi yolumu izlemiş olduğumdur(ki bundan dolayı bir anlamda tatmin olduğumu gizleyemem, daha genel kapsamlı ve sürekli tatminsizliğimin çerçevesinde demek istiyorum), yani sağıma soluma bakmadan(demek oluyor ki bir yığın kararsızlıkla, bir yığın kuşkuyla, derin bunalımlarla) ve bu öykülerin ilki ile sonuncusu bir tür çember kapatıyor: O çember de kendi kuyruğunu ısıran köpeğinki değildir. s140

Guifa İle Kardinal öykülerin içlerinde en masalımsı olanı. bu nedenle onu okumalara seçtim. Diğer öyküler daha çok sıradan insanı ama derinlemesine katmanlarıyla anlatan öyküler. Eğer istek olursa birkaç öyküsünü daha tarayıp, ekleyebilirim.


Re: Leonardo Sciascia - Guifa İle Kardinal

Açıklamanız için teşekkür ederim. Sciascia'yı tanımıyordum. İlk kez bu vesileyle okumuş oldum. Gördüğüm kadarıyla Türkçeye çevrilen başka kitapları da var. Zaman ayırabilirsem okumaya çalışacağım.

Yazarın başka öykülerini paylaşıp paylaşmamaya -kitap bir tek sizde olduğundan- en iyi siz karar verebilirsiniz herhalde Smile