UzunHikâye Öykü, inceleme, eleştiri



Kül Öykü - Eylül 2008

11 Eki 2008
kadiryüksel

Bilal Kolbüken'in yayın yönetmenliğinde yayımlanan Kül Öykü iki aylık bir aradan sonra Eylül 2008 tarihli 17. sayısıyla öykücülüğümüze katkı vermeye devam ediyor.

Bu sayı iki söyleşiyle açılıyor. Nedim Gürsel ve Kaan Arslanoğlu söyleşileri. İki söyleşi de yazarların geçtiğimiz aylarda yayımlanan son romanlarıyla ilgili. Bir tür dergisi özelliğinde olan Kül Öykü için türünün dışına çıkan iki söyleşi. Nedim Gürsel’in “Allahın Kızları” adlı romanıyla ilgili söyleşiyi Şule Tankut Jobert yapmış. Kaan Arslanoğlu’nun “Karşıdevrimciler” adlı romanıyla ilgili söyleşiyiyse Koray Özer. Özellikle Kaan Arslanoğlu söyleşisinde romandan kaynaklanan günümüze ilişkin politik söylem de var.

Ülke öykülerine her sayısında yer veriyor Kül Öykü. Bu sayıda da İran öyküsü olarak Huşengi Gulşiri’nin öyküsü, Nijerya öyküsü olarak Chinua Achebe’nin öyküsü, İngiliz öyküsü olarak dünya öykücülüğünün önemli bir adı Katherine Mansfield’den bir öykü, İtalyan öyküsü olarak Giuseppe Tomasi di Lampedusa’nın öyküsü yer alıyor.

Katherine Mansfield üzerine Damien Wilkins’in bir denemesini Recep Nas aslından kısaltarak çevirmiş: “Kısa Hikâyeyi Çağcıllaştıran Yazar: Katherine Mansfield.” Dünya öykücülüğünün kilometre taşlarından biridir Mansfield. Tanımak isteyenler için iyi bir giriş olacaktır bu yazı. Yazıdan kısa bir bölüm: “Katherine Mansfield 20. yy İngiliz kısa hikâyeciliğinde bir devrim yaratmıştır. Onun en iyi yapıtı, kendini olay örgüsü ve sonuç bölümünden bağımsız kılmış ve ilk kez öyküye içsel yaşamın enginliğini, duygunun şiirselliğini ve kişiliğin bulanık yönlerini katmıştır. Dünya çapında ders olarak okutulan bir yazardır o, çünkü tarihsel bir öneme sahip olması yanında onun kurgusu, hâlâ canlı ve güçlü olan sıradan yaşamlara girmesiyle dersler de vermiştir. Onun kurgusu, açık sonluluğu sayesinde –kimlik, aidiyet ve tutku konusunda rahatsız edici soruları işlemedeki yetkinliğiyle- ilgiyi üzerine çekmiştir.”

Klasik Öyküler bölümüyle her sayıda yer alan Nihat Genç’in bu sayıdaki öyküsünün adı “Melek Teyzeyle Sosyoloji”.

Bu sayının diğer öykücüleri Kahraman Çayırlı, Hayati Çitaklar, Akın Başal, Cengiz Akın, Gülden Hasret Oygür, Fatma Yekta Ürkmez, Nosta Asha, Hande Baba ve Reyhan Yıldırım.

Odak bölümünde Levis Carroll’u keyifle okunan bir yazıyla ele alıyor Berna Kasapoğlu. Alice Harikalar Diyarında ve Alice Aynanın İçinde. Dünyadaki tüm çocukların büyülü bir gerçeğe inanmasını sağlayan, büyük küçük herkesi masalların dünyasına inandıran Levis Carroll.

Foto-Grafi bölümüyle dergide sürekli yer alan Aydın Afacan’ın bu sayıdaki yazısı “Nazarlık ve Bakış” başlığını taşıyor. Derginin sonunda “Sinemasal Dergisinden Seçme Yazılar 1” adlı kitap hakkında editörü Burak Bakır’la yapılmış bir söyleşi yer alıyor.

Kül Öykü’nün eki olan Kosmik Yumurta’nın bu sayısında Can Başkent’in “Duygusal Seçim Kuramı”, Orhan Kandemir’in “Felsefede Polis Yoktur ya da Bu senin Hayatın Ne Gülüyorsun?”, İsmail Koçyiğit’in “Masum Değiliz Hiçbirimiz”, Burcu Mengüşoğlu’nun “Büyümek” adlı yazıları ve Zeynep Kabadere’nin bir yazısı var.

Kül Öykü’nün fiyatı 2 YTL. Edinmek gerekli. Öykü dergilerini yaşatmak biraz da bizim elimizde değil mi? Pahalı diye bir mazeret bırakmıyor Kül Öykü.