UzunHikâye Öykü, inceleme, eleştiri



Güvey Kandili

23 Haz 2010
Barış Acar

Hâlâ yeşil mi
duvarına astığın
güvey kandili?

Kategori:

Re: Güvey Kandili

İlk işim güvey kandilinin ne olduğunu bulmaya çalışmak oldu. Wikipedia'ya inanacak olursak, Koelreuteria Paniculata, 17 metreye kadar uzayabilen, yaprakları 15-40 cm civarında olan, kışın yaprakları dökülen bir ağaçmış. İÜ Orman Fakültesi'nin web sitesinde de benzer bilgiler var (fotoğrafı da oradan aldım). Bu ağacın duvara asılması bana pek olası görünmediğinden, Barış'ın aslında başka bir bitkiyi, belki bir çiçeği kast ettiğini düşünüyorum. Aramalarım sırasında güvey feneri de denen bir çiçek buldum, acaba o mudur Barış'ın aklındaki? Ben öyle olduğunu varsayarak haikunun bana düşündürdüklerini ifade etmeye çalışayım.

Ayrılık ve özlem ilk çağrışımlar. O ev uzun süre ziyaret edilmemiş, o duvar ne zamandır görülmemiş. Üstelik çiçeğin yeşilliğiyle duyguların canlılığı arasında da bir bağ kuruluyor. Aradan geçen mevsimler çiçeğin canlı kalmasına izin vermiş midir acaba, yoksa sonbahar alıp götürmüş müdür her şeyi? Sorunun açık ettiği umudu da seziyorum: "benim duvarımdaki çiçek yeşil hâlâ, ne dersin?" der gibi...


Re: Güvey Kandili

Benim "güvey kandili"yle kast ettiğim wikipedia'da yayımlanan şu fotoğraftaki çiçek.

Bu çiçek (ya da Wiki'ye göre meyve) genellikle süs amaçlı kullanılıyor evlerde. Benim çalışma odamın duvarını da süslüyor. Can Yücel'in şiirlerinden öğrendiğim, hayran olduğum bir bitki. İlk başta yeşil görünüyor; ama kısa zaman içinde kuruyarak, yaprakları yemyeşil olsa da kuru birer dal olarak kalıyorlar ağacın dalında.

Haikudaki anlamlar çok açık uçlu; keza benim için belirli bir anlamdan ziyade, güvey kandili üzerine yazdığım diğer haikularla birlikte, bir süreç olarak taşıdıkları ifadeler değer taşıyor benim için.

Öte yandan, "duvara asılı güvey kandili eşil kalabilir mi?" sorusu haikunun kalbini oluşturuyor tabii.