Stanislaw Lem - Yedinci Girişim
LEM, Stanislaw.
"Yedinci Girişim ya da Trurl'un Kendi Kusursuzluğu Nasıl Sonuçsuz Kaldı?",
Aklın G'özü
(Benlik ve Ruh Üzerine Hayaller ve Düşünceler),
(Yay. Haz.: Daniel C. Dennett, Douglas R. Hofstadter),
(Çeviri: Füsun Doruker),
İstanbul: Boğaziçi Üniversitesi Yayınevi,
s. 279-285.
Kitap için aktif bağlantı
Öykü forumdan kaldırılmıştır (Bkz: Forum İşleyişi).
Re: Stanislaw Lem - Yedinci Girişim
Stanislaw Lem öyküleri hakkında çok az bilgim var. Aşağıdaki bilgilerin okuma öncesi önemli bir hazırlık olabileceğini düşündüm.
Re: Stanislaw Lem - Yedinci Girişim
Nihayet ilk bilimkurgu öykümüze ayıracak biraz vakit bulabildim. Trurl ve Klapaucius adlı iki inşacı-robot'un galaksilerarası yaptığı gezileri konu alan bir serinin parçası okuduğumuz öykü. Öykü serisini barındıran Cyberiad henüz Türkçe'ye çevrilmemiş. Dünyalar yaratmak ve canlılar tasarlamak gibi işleri olan bu tanrı misali iki robot dostun diğer hikâyelerini okumak için sanırım İngilizce'sine başvuracağım.
1967 yılında yayımlanmış bu öyküyü okurken öncelikle aklıma Exupery'nin Küçük Prens öyküsü geldi. Lem, sanki, küçük bir gezegenin üstünde yaşayan Küçük Prens'i bir diktatör olarak yeniden kurgulamış. Trurl'un çok düşünmeden yaptığı bir girişimle, gaddar bir hükümdar olan Excelcisus'a kutu içinde canlı bir gezegen armağan etmesini konu ederek, Lem, bir yandan tanrı-insan ilişkisini etik bir çerçevede sorgulamaya kalkışmış (Trurl'u neredeyse Excelcisus'la özdeşleştirmiş), bir yandan da ne kadar zor durumda olursa olsun insanlığın kendisi için bir çıkar yol bularak özgürlüğe ulaşacağını vurgulamış.
Öyküde beni kendine hayran bırakan, Lem'in günümüzde sinema tarafından çokça işlenmiş olan bir konuyu, 1967 yılında, böylesine canlı, inandırıcı ve edebî olandan taviz vermeden kurabilmesi oldu.
Çok fazla okumadığım bilimkurgu alanından Stanislaw Lem'in bu güzel öyküsüyle bizi buluşturan Mehmet Sürücü'ye teşekkür ediyorum.
NOT: Armağan Ekici'nin blogundan bu kitaba ait Dünya Nasıl Kurtarılmıştı adlı bir bölüm buldum; okumak isteyenlere.
Re: Stanislaw Lem - Yedinci Girişim
Daha önce şöyle bir "okumak isteyenler için" deyiverdiğim Dünya Nasıl Kurtarılmıştı öyküsünü, özellikle Ekici'nin muhteşem çevirisi için, mutlaka okumanızı öneririm.
Re: Stanislaw Lem - Yedinci Girişim
Uygarlık 'n' harfine ne kadar çok şey borçluymuş meğer?
Re: Stanislaw Lem - Yedinci Girişim
Lem'in Cyberiad kitabına henüz ulaşamadım, ama Gelecekbilim Kongresi elimde; okumaya başlayacağım.
Re: Stanislaw Lem - Yedinci Girişim
Çeviriyi beğenmenize çok sevindim.
Re: Stanislaw Lem - Yedinci Girişim
Keşke çevirilerin devamını okuyabilsek.
Re: Stanislaw Lem - Yedinci Girişim
Stanislaw Lem'in "Gelecekbilim Kongresi"
Re: Stanislaw Lem - Yedinci Girişim
Trurl minik bir gezegende, isyan ederek ayaklanan Pancreon ve Cyspenderora halkının tahtından indirip sürgüne gönderdikleri kralları Excelsius’la karşılaşır. Olanları anlatan krala acıyan Trurl ona yardımcı olmaya, bir iyilik yapmaya karar verir. Bir yandan da sürgünden kurtarıp, eski haklına tekrar kötülükler ve acılar yaşatmasına gönlü elvermez.
Tarihsel geçmişlerimizdeki yaradılış söylencelerine benzeyen ne kadar çok şey var değil mi? Güçlü, saygıdeğer birisini memnun etmek için yaratılan bir dünya. Her şeyiyle, eksiksiz bir dünya. Buradaki dünyanın mikro boyutta oluşu onu bir oyunun masum bir parçası olarak görme yanılgısına sürüklüyor bizi. Boyutu küçük olduğu için, ve bir nedenle, bir sanat, bir sihir kullanılarak, neredeyse yoktan yaratıldığı için, içindeki her şeyin olduğumuz gerçeklik boyutunun dışında olduğunu varsayıyoruz.
Yaşadığımız dünyada, evrende varlık ve maddeyle üç şekilde varlık ilişkisi içerisinde olduğumuzu düşünüyoruz. Kendi varlığımızın cisimleştiği odak, sıfır veya nötr bölge olarak düşünülecek olursa, mikro veya makro boyutlardaki sonsuz büyük ve küçüğe doğru uzanan maddenin, varlığın durumlarını da sıradan duyularımızın ötesinde olgular olarak kabul ederiz. Bunlarla ilgili tinsel veya ahlaksal derinlemesine çıkarımlar, ahlaksal boyuttaki iyi-kötü kavramlarına değinen değerlendirmelere sokmayız. Bu zaman zaman kendi yaşadığımız dünyada da seçtiğimiz bir yol olup çıkabiliyor. Odak noktası olarak insan alındığında (çoğunlukla insanın da bu sınıflamalara dahil edildiği) milyonlarca canlıdan oluşan bir karınca veya arı kolonisi bizler için kendi boyutumuzun dışında, bir fanusun ardında, başka bir şey, bir yere kadar canlı, acı duyabileceğini düşünmeye yanaşmadığımız varlıklar olup çıkabiliyor.
Burada dikkatimizi çekmeye çalışılan olgu şu bence;
Yaşamın, duygunun, hissetmenin varlığın boyutla ilişkisini sorgulamama neden olan bölümler bunlar. Ayrıca aşağıdaki alıntının da öykünün en can alıcı, çarpıcı yerlerinden birisi olduğunu düşünüyorum;
İster istemez evren karşısında bizim nasıl bir boyutla algılanabileceğimiz geliyor aklıma. Kimin gönlünü yapmak için, kimi neşelendirmek için bir kutuya konduk?
Re: Stanislaw Lem - Yedinci Girişim
Cyberiad'ın İngilizce basımını buldum: bağlantı
Re: Stanislaw Lem - Yedinci Girişim
Hoş bir rastlamtıyla Barış Acar'ın verdiği linklerde Lem!in "maske" adlı öyküsünün türkçesini buldum. Öyküyü okumaların arasına eklemek isyemiştim, ama çok fazla uzun gelmişti.
http://www.scribd.com/doc/19489872/Stanislaw-Lem-Maske
Belki ilgilenenler olur diye linkini ekliyorum.
Burada da Lem'in çeşitli konulardaki konuşmaları, makaleleri derlenmiş sanırım(ingilizcem çok çok yetersiz)
http://www.scribd.com/doc/34570455/Lem-Stanislaw-Micro-Worlds-Essays-10-v3-0
Oates'le ilgili bir kısa tanıtım;
http://www.scribd.com/doc/13623721/Joyce-Carol-Oates
(Acaba Barış Acar'ın beğendiği öyküleri veya makaleleri çevirip, forma eklediği bir rüyayı görmemizde nasıl bir sakınca olabilir?)
Re: Stanislaw Lem - Yedinci Girişim
Zaman ve dil yetersizliği geçerli iki mazeret olacaktır sanırım.
Çeviriyi meslek edinen arkadaşlar el atmalılar konuya.