UzunHikâye Öykü, inceleme, eleştiri



Slawomir Mrozek - Dövme

31 Ara 2010
Barış Acar

MROZEK, Slawomir.
"Dövme",
Sazan,
(Çev. Soner Bilgiç),
İstanbul: İş Bankası Kültür Yayınları,
2001, s. 17-18.

Öykü forumdan kaldırılmıştır (Bkz: Forum İşleyişi).

Re: Slawomir Mrozek - Dövme

Bir Mrozek öyküsüyle yeni yıla karşılama. Smile


Re: Slawomir Mrozek - Dövme

Çok eğlenceli bir öykü. Bütün yıl güleceğimizi çıkartabilir miyiz? Smile

Ava gidenin avlanması, ince hesaplar peşindeki dalkavukların bir şekilde cezalanması çocuk masallarından tutalım da modern öykülere kadar işlenen bir konu. Yazar ve okuyan, iyilerin bu kadar yenik olduğu bir dünyada öcünü alma hissini böyle mi bastırıyor acaba?


Re: Slawomir Mrozek - Dövme

Tiyatro Anadolu'nun Mrozek'ten oynadığı Polisler oyununu henüz kaçırmışken iyi oldu bu öykü.

Yazarın otoriter/ militer yönetimlerle olan sorununu güzel özetliyor. Sazan'ın içinde bu minvalde seyreden çok sayıda öykü var.


Re: Slawomir Mrozek - Dövme

Sazan'ı yıllar önce almış, okumuştum. Ama aklımda kalan o kadar az şey var ki Mrozek hakkında bir şey söyleyebilmem pek mümkün değil.

Barış yazarın "Gerçekçi Gerçeklik" öyküsünü değerlendirirken şöyle söylemiş:

""
Mrozek'in en çarpıcı yanı, olaylara, durumlara, Aziz Nesin'in de temsilcisi olduğu bir kuşağın sağduyusuyla ama hiç acımadan yaklaşabilmek.

"Dövme"yi okuduğumda ben de Aziz Nesin'le benzer bir bakış açısı gördüğümü düşündüm. Ne var ki öykünün beni ok etkilemediğini söylemeliyim. Yalakalık yapmak isteyen anlatıcı, yalakalık yapmaya çalışırken üşütüp hasta oluyor; yalakalığının cezasını çekiyor.

Benim kafama takılan iki şey var: Birincisi anlatıcının, Cihan'ın deyimiyle "ava giderken avlanması"nı çok yaratıcı bulmadım. Ayrıntıların eksikliği bana bir öykü değil de öykünün özetini okuduğumu düşündürdü. İkincisi, öykü tam da yazarın bitirdiği yerde başlamıyor mu? Başkan dövmeyi görüyor("'Hayır!' diye bağırdı ama artık çok geçti." cümlesinden bunu çıkarıyorum). Gördükten sonra ne oluyor? Başkan nasıl tepki veriyor, diğer insanlar ne diyor, anlatıcı kariyerinde gerçekten de beklediği yükselişi görüyor mu? Bu soruların açıkta kaldığını düşünüyorum. Öte yandan öykünün açık uçlu bir öykü olmadığını düşünüorum (anlatıcı cezasını bulmuş olduğu, yani esas olayın çemberi kapandığı için).

Bu nedenlerle öyküde bir seviye daha kazı yapmanın iyi olabileceğini düşünüyorum, fakat internet Mirozek konusunda pek fazla şey vaadetmiyor ne yazık ki. Meselâ o dönemde gençler arasında moda olan dövmenin nasıl bir moda olduğunu merak etmeden edemiyorum.


Re: Slawomir Mrozek - Dövme

Ben, öyküyü okurken olayın nedeni ya da sonuçlarından çok kahramanın ısrarcılığını sevdim. Aziz Nesin'den tanıdık gelen yön de sanırım buydu. En olmaz dediğimiz, en absürd olay hayatımızın içinde bir anda gerçekleşiverir. Nesin'de işte o anın öykücüsüdür. Mrozek de bu halkaya eklemlenen bir yazar.

Öyküde "yaltaklanma" olayının kendisinden çok, bu kararlılığa odaklanıyorum ben. Hele ki, kar kış demeden kahramanın ulu orta soyunmaya kalkmasına şapka çıkarıyorum. Bunu şöyle de anlatabilirim: Taşlama öykülerinde beni çeken, taşlamanın nesnesinden çok o nesneyi ortaya çıkartacak şekilde kullanılan yabancılaştırma öğeleri. "Dövme"yi bu yüzden sevdim sanırım.