UzunHikâye Öykü, inceleme, eleştiri



Gödeli Mehmet

25 Haz 2009
Cihan Başbuğ

M.Şevket Esendal
"Gödeli Mehmet"
Gödeli Mehmet
Ankara, Bilgi Yayınevi, 1988
sf : 11 - 16.

Öykü forumdan kaldırılmıştır. Bkz.: Forum İşleyişi

Re: Gödeli Mehmet

Öykü üzerinde daha sonra, ince eleyip sık dokuyarak, duracağım. Ancak şimdilik şunları kaydedeyim:

""
Memduh Şevket, 1906`da o zamanlar gizli bir dernek olan İttihat ve Terakki Cemiyeti'ne üye olmuştu; 1908'de parti tarafından İstanbul Teftiş Kurulu'na çağrılınca müfettiş olarak Anadolu ve Rumeli'yi yakından görüp tanımak fırsatını buldu. İttihat ve Terakki içinde ticaret sermayesine karşı küçük esnaf ve küçük girişimcilerin çıkarlarının savunulmasını isteyen "Kara Kemal" kanadından yana tavır aldı.
İlk öykülerini bu yıllarda çeşitli dergi ve gazetelerde M.S.E., Mustafa Yalınkat, M. Oğulcuk, İstemenoğlu gibi takma adlarla yayımladı.
Mütareke yıllarında hakkında tutuklama kararı çıkması nedeniyle İtalya'ya kaçan Memduh Şevket Bey, İzmir'in işgali'nden sonra yurda döndü ve Anadolu'ya geçerek milli mücadeleye katıldı.

Tamamı için: Kaynak

Öykünün kurgusuyla Esendal'ın hayat hikâyesi arasında doğrudan bağlar olduğu için yukarıdaki kısmı alıntıladım.

Ayrıca 1913 yılında öykünün yayımlandığı "Halka Doğru" dergisinden de söz etmek gerek:

""

Derginin hedef-kitlesini aşağı sınıflar, emekçi kesimler (köylü, esnaf ve işçi) oluşturmaktadır. "Halka Doğru"nun yayın çizgisi, esnaf, köylü ve işçi kesimin, yani halkın sorunlarının, sıkıntılarının dile getirilmesi; bu sorunlar için çözümler sunulması; halkın her konuda bilinçlendirilmesi; haklarının ve çıkarlarının savunulması ve her zaman, söz konusu kesimlerden yana bir tutum alınması şeklinde özetlenebilir. Bu anlayışa uygun olarak, dergide gayet kolay anlaşılır bir dil ve üslup kullanılmıştır. "Türk Yurdu" daha teorik nitelikli ve daha çok aydınlara yönelikken, "Halka Doğru" doğrudan halka, daha pratik sorunlara yönelik bir yayın çizgisi izlemiştir.

Tamamı için: [url=http://tr.wikipedia.org/wiki/Halka_Do%C4%9Fru_(dergi)]Kaynak[/url]

Ayrıca öykünün daha iyi anlaşılması için Memduh Şevket Esendal Yaşamı ve Yapıtları başlığına eklediğimiz Necati Mert imzalı "Vah, Gödeli Mehmet, Vah!" yazısına da göz gezdirmekte fayda var.


Re: Gödeli Mehmet

Anlatıcı, Gödelilerin başına gelenleri ihtiyardan dinliyor. Olaya tanık değil ve öyküyü hep miş’li geçmiş zaman kullanarak anlatıyor ama sonra sanki olay sırasında oradaymış gibi bir cümle kuruyor anlatıcı:

""
“Bu, o kadar eski bir şey olmadığı halde daha o zaman bile ehemmiyetsiz görülmüş ve hatıralardan çıkmıştı.”

Barış’ın iletisindeki açıklamaları okuyunca öykünün, halkı bilinçlendirmek amacıyla yazıldığını, bu nedenle, edebi yanın ikinci plana itildiğini, belki, derginin yeni sayısına yetiştirme telaşıyla alelacele yazıldığını düşündüm. Öykünün yazıldığı döneme ait yapılanmalardan söz ediliyor öyküde. Ağalar diye tarif edilen günümüzde hangi yapılanmanın yerini alıyor, esnaf, mavnacılar bugün ki tanımlarıyla mı anılıyor çok anlayamadım.


Re: Gödeli Mehmet

Necati Mert'in yazsını okuyunca Elif'in sorduğu sorulardan birçoğunun cevabını da buldum orada. Öyküde ilgimi çeken birkaç sözcük kullanımı: Uslu/uslular, yolsuz etmek, ekmek yemek, lonca etmek.


Re: Gödeli Mehmet

Necati Mert'in öyküyle ilgili güzel yazısını bugün iki arada bir derede okudum. Yazı hem incelikle yazılmış hem de öykünün birçok yönüne ışık tutarak öykünün açımlanmasını sağlamış. Daha uygun bir zamanda öyküyü tekrar okuyup yorumlarımı ekleyeceğim.


Re: Gödeli Mehmet

Hala öyküyü okumadım. Bu sebeple yorumlara katılamadım ama uygun bir vakitte bu bir iki gün içinde okuyabilmeyi umuyorum.


Re: Gödeli Mehmet

Bu öykü bazı açılardan Züğürt Ağa filmini çağrıştırıyor. Bazı açılar: her ikisinde de sosyo-ekonomik çözülmelere ve yalnızlaşmaya dair çok çarpıcı anlatım var. İkisinin de adları çok yüklü içeriğe ilşkin. Züğürt Ağa. Gödeli Mehmet.