UzunHikâye Öykü, inceleme, eleştiri



Dünyanın En Kısa Romanı

11 Ara 2012
Mehmet Sürücü

DÜNYAnın en kısa romanı yazmak için yirmiüç yıl uğraştı.

Sözcükleri, seslerine, vurgularına, göre sınıflayıp, inceledi. Işığı az kütüphanelerde, küflü kitapların aralarında, sözcüklerin soylarını araştırdı. Defterler dolusu notlar aldı. Sayısız şekilde bir araya getirip, her birleşimin üstünde durdu uzun zamanlar.

Sözcükleri, harfleri daireler, kareler, üçgenler, Ω, Φ ∞, işaretleri şekillerinde tasarımladı. Onlardan çeşmeler, değirmenler, uçan halılar, sığınaklar yaptı. Çok eğlendi.

Ararken eğlenenin eğlencesi yürğini burkar. Yıllar geçip gidiyor, bir sonuca ulaşamıyordu. Bazen düşündüğü yerden, yönden uzaklara düştüğünü fark ediyordu. Sabırsızlanıyordu, durgunlaşıyordu, dalgınlaşıyordu bazen.

Bazen de sözcüklere, kitaplara, kağıtların arasına dönmek istemediği, denizi, bulutu, ağacı, kuşu, çiçeği özlediği, aradığı, ormandayken, kırdayken, yanlarındayken görmediği, fark edemediği zamanları oluyordu.

Birkaçbin sayfa yazdı, beğenmeyip, buruşturup, çöp tenekesine attı.

Sonunda; “Tamam!”, dedi. “Bunca aradığım bu.”

7 kelime, 1 virgül ve 1 nokta’dan oluşuyordu dev romanı. Sıradan sözcüklerdi. Herkesin gün boyu,defalarca kullandığı, günlük işlerimizi gören sözcükler. Sadece virgül ve nokta biraz sıradan değildi. O zamana kadarki kullanımlarından birazcık farklı gibiydiler. Birazcık sadece.

Her sözcüğün, noktanın, virgülün sırtında yılların arayışının yükü, gücü, ağırlığı vardı.

Beyaz bir kağıdın ortasına, en gururlu elyazısıyla temize çekti romanını. Kalın bir karton dosyanın içerisine koyup yayınevinin yolunu tuttu.

Yayın dünyası kendi doğal yasaları olan, farklı bir evrenmiş. O evrenden kimseyi, kimse de onu tanımıyordu. Sadece eserinin değerini biliyor, buna inanıp, buna güveniyordu.

Sıcak bir öğlen sonrası, sürüsüyle tünellerden, labirentlerden geçirilip, bir gökdelenin tepelerinde bir katında, bir odanın, derilerle kaplı kapısında, vurulacak bir yer aranıp, bulunup, ürkekçe çalındı.

Pür dikkat beklendi. İçeriden gelen hiçbir ses duyulmadı. Yalıtımın sesi iletmediğine kanaat getirilip, pirinç kol çevrildi.

Sonrası biraz karışık. Yazarımızın bu güne kadar hiç duymadığı sözcükler, hiç karşılaşmadığı, düşünemeyeceği vurgularla uçuştu-yüzdü daha doğrusu- kesif bir ortamda. Sonunda birbirlerinin ne demeye çalıştıklarını anlar gibi oldular.

Editör uzun bir hazırlıktan sonra, dünyanın en kısa, ama üzerinde bu kadar uzun yıllar çalışılmış, en dolu olduğu öne sürülen romanı okudu.

Başını sayfadan kaldırdı.

“Tamam!”, dedi. “İşte bu! Yıllarca bundan çok daha kötülerini, iyi bilerek bastım durdum. Bu çok değerli bir eser. Onu hak ettiğince, bir konsepte dönüştürerek insanlığa vermeli.”

Bir kurul oluşturuldu. Aylarca süreç planlamaları yapıldı. Kurul, en çok, kitabın sayfa mizanpajı, görsel estetiği, ISBN, Redaksiyon, Dizgi, Grafik-Tasarım konularında anlaşmazlıklara düştü. Uzun zamanlı bayin fırtınaları esti.

Yazar sabırsızlıkla bekledi.

Fırtınalar dindiğinde, kitabın 52 sayfa, en iyi kalite kağıt, en pahallı cilt beziyle kaplı kapaklarının kalın kartondan olması karara bağlandı. Protokole eklendi.

Sayfalar rastgele, kaotik dizgilenmiş harflerle doldurulacak, ortaları 10x7 santim boyutunda oyulacak, bu bölmeye göre hazırlanmış, özel metal alaşım plaka üzerine, dünyanın en kısa, ama, en değerli 7 kelime, 1 virgül ve 1 nokta’sı nakşedilecekti.

Satış tam bir yıkım oldu.

İlk haftada, Facebook’ta, Twiter’da, sosyal ağların en ince iplikçiklerinde dünyanın en kısa, ama, en değerli romanı, rüzgardaki kirli bir paçavra gibi savruldu. Paylaşılmadı, paralandı.

Yayınevinin avukatlar ordusu, hiç bitmeyecek telif davalarında ihtiyarladılar.

Kitabı yayınlayanlar büyük hayal kırıklıkları ve maddi zararları gögüslemeye çalıştılar bir süre. Bir gün kapıya kilidi astılar.

Yazar tüm bu olup bitenden sonra, onca çalıştığının boşuna olmadığına daha çok inandı. Daha küçüğün peşine düştü.

11.12.2012
Bandırma

Kategori:

Re: Dünyanın En Kısa Romanı

Bu öyküyü daha kısa anlatabilmeyi isterdim. Smile


Re: Dünyanın En Kısa Romanı

""
Dünyanın En Kısa Romanını Yazan Adam

Dünyanın en kısa romanını yazan adamın öyküsü öyle uzundu öyle uzundu ki kimse onu sonuna dek dinleyemedi.

Barış Acar


Re: Dünyanın En Kısa Romanı

""
Yazar tüm bu olup bitenden sonra, onca çalıştığının boşuna olmadığına daha çok inandı. Daha küçüğün peşine düştü.

""
Dünyanın En Kısa Romanını Yazan Adam
Dünyanın en kısa romanını yazan adamın öyküsü öyle uzundu öyle uzundu ki kimse onu sonuna dek dinleyemedi.

Smile


Re: Dünyanın En Kısa Romanı

Ben son dönem yazdığı her satırı çok seviyorum Mehmet Sürücü'nün. Akıl dolu, tutkuyla çalışılmış ve detayları hesaplanmış öyküler hepsi de. Bir tek tavsiyem olabilir; öyküler bir süre geçtikten, araya başka öyküler ve okumalar girdikten sonra yeniden ele alınmalılar. Böylece "dünyanın en kısa öyküsünü yazan adam" misali kusursuz bir öyküye ulaşacağına eminim Sürücü'nün.