UzunHikâye Öykü, inceleme, eleştiri



Daniil Kharms - Pakin'le Rakukin

16 Şub 2010
eren

"Sızlanmayı kes!" dedi Pakin Rakukin'e.

Rakukin burnunu buruşturup Pakin'e düşmanca baktı.

"Daha neye bakıyorsun? Gördüklerin yetmedi mi?" diye sordu Pakin.

Rakukin gücenik oturduğu döner koltuğunda dudaklarını ısırdı ve kafasını başka tarafa çevirdi. Pakin parmaklarıyla dizinde tempo tutarak "Ne aptal herif! Kafasına sopayla vurasım var," dedi.

Rakukin ayağa kalkıp odadan dışarı yöneldi, ama Pakin fırlayıp onu yakaladı: "Bir dakika! Nereye kaçıyorsun? Otur bakalım, sana bir şey göstereceğim."

Rakukin durdu ve şüheyle Pakin'e baktı.

"Ne yani, bana inanmıyor musun?" diye sordu Pakin.

"Sana inanıyorum" dedi Rakukin.

"Öyleyse şuraya otur, şu koltuğa," dedi Pakin.

Rakukin gerisin geri döner koltuğuna oturdu.

"Peki," dedi Pakin, "ne diye o döner koltukta aptal gibi oturuyorsun?"

Rakukin bacaklarını oynattı ve gözlerini hızla kırpıştırmaya başladı.

"Gözlerini kırpıştırma" dedi Pakin.

Rakukin gözlerini kırpıştırmayı bırakıp vücudunu kamburlaştırdı ve kafasını omuzlarına doğru çekti.

"Dik otur" dedi Pakin.

Rakukin kambur oturuşunu bozmadan göbeğini öne çıkarıp boynunu uzattı.

"Ahh," dedi Pakin, "suratına bir tokat atmak istiyorum!"

Rakukin hıçkırdı, yanaklarını şişirdi ve aldığı havayı yavaşça burun deliklerinden verdi.

"Sana diyorum, kes şu sızlanmayı" dedi Pakin.

Rakukin boynunu yeniden ve bu sefer iyice uzattı ve gözlerini olağanüstü bir hızla kırpıştırmaya başladı.

Pakin: "Rakukin, eğer gözlerini kırpıştırmayı hemen kesmezsen böğrüne tekmeyi yiyeceksin."

Rakukin gözlerini kırpıştırmamak için ağzını çarpıttı, boynunu daha da uzattı ve kafasını geriye attı.

"Of, ne iğrenç bir manzara" dedi Pakin. "Bir tavuğunkine benzeyen bir surat, mavi bir boyun... Basbayağı tiksindirici"

O anda, Rakukin'in kafası geriye doğru düştü, düştü ve sonunda dayanma gücünü yitirip sırtına düştü.

Pakin "Hay kör şeytan!" diye haykırdı. Bu nasıl bir hokkabaz numarası?

Rakukin'e Pakin'in olduğu yerden bakılınca, Rakunin kafasının kopuk olduğunu zannetmek işten bile değildi. Rakukin'in adem elması havada dikili duruyordu. İnsan istemeden bunun Rakukin'in burnu olduğunu sanabilirdi.

"Eh, Rakukin," dedi Pakin.

Rakukin sessizdi.

"Rakukin!" diye yeniden seslendi Pakin.

Rakukin cevap vermedi ve hareketsiz oturmaya devam etti.

"Herhalde," dedi Pakin, "Rakukin ruhunu teslim etti."

Pakin istavroz çıkardı ve parmak uçlarında odayı terk etti.

Yaklaşık on dört dakika sonra küçük bir ruh Rakukin'in bedeninden kurtulup Pakin'in demin oturduğu yere kindar bir bakış attı. Fakat biraz sonra ölüm meleğinin endamı dolabın arkasından çıkıp Rakukin'in ruhunu elinden tuttu ve evlerin ve duvarların içinden geçirip bir yere götürdü. Rakukin'in ruhu ölüm meleğini takip ederken sürekli arkasına dönüp kindar bakışlar atıyordu. Derken ölüm meleği iyice hızlandı ve Rakukin'in ruhu sıçraya tökezleye sokak aralarında gözden kayboldu.

Yazan: Daniil Kharms
Çeviren: Eren İnan Canpolat
"Pakin and Rakukin"

Kategori:

Re: Daniil Kharms - Pakin'le Rakukin

Daniil Kharms'ın olaylara bakışı ve anlatışı inanılmaz. Eren, öyküleri okumaya devam ettikçe sana daha da minnettar kalacağım besbelli.
Bu arada kadın dırdırından ölmek bu olsa gerek.


Re: Daniil Kharms - Pakin'le Rakukin

""
Rakukin gücenik oturduğu döner koltuğunda /.../

"Dönerli koltuk" ifadesi daha doğru olur gibi geliyor bana. "Gücenik"in kullanımındaki zenginlik için de ayrıca kutlamak lazım seni Smile


Re: Daniil Kharms - Pakin'le Rakukin

""
Rakukin burnunu buruşturup Pakin'e düşmanca baktı.

Rakukin burun kıvırıp Pakin'e düşmanca baktı.

""
Rakukin gözlerini kırpıştırmayı bırakıp vücudunu kamburlaştırdı ve kafasını omuzlarına doğru çekti.

Rakukin gözlerini kırpıştırmayı bırakıp sırtını kamburlaştırdı ve kafasını omuzlarına doğru çekti.