Daniil Kharms - Marangoz Kuşakov
Bir zamanlar bir marangoz vardı. Adı Kuşakov'du.
Bir gün evinden çıkıp biraz tutkal almak için dükkâna doğru yola koyuldu.
Karlar eridiği için sokak çok kaygandı.
Marangoz bir kaç adım attı, kaydı, yere düştü ve alnı yarıldı.
"Öf!" diyerek kalktı, eczaneye gitti; bir yara bandı aldı ve alnına yapıştırdı.
Lâkin tekrar sokağa çıktığında yine kaydı, düştü ve burnunu kırdı.
"Hıh!" dedi. Eczaneye gitti, bir yara bandı aldı ve burnunun üstüne yapıştırdı.
Sonra yeniden sokağa çıktı, yeniden kaydı, düştü ve yanağı açıldı.
Bir kez daha eczaneye gidip yanağına bir yara bandı yapıştırmak zorunda kaldı.
"Madem," dedi eczacı marangoza "bu kadar sık düşüp yaralanıyorsun, sana, hazır gelmişken birkaç tane daha yara bandı almanı öneririm."
"Hayır," dedi marangoz "artık düşmeyeceğim!"
Ama sokağa çıkar çıkmaz, yeniden kaydı, düştü ve çenesini kırdı.
"Lanet olsun bu buzlanmış araziye" diye haykırdı ve yeniden eczaneye koştu.
"İşte, gördün mü" dedi eczacı. "Gittin yine düştün."
"Hiç de değil!" diye bağırdı marangoz. "Bir kelime daha duymak istemiyorum! Bana bir yara bandı ver, elini de çabuk tut!"
Eczacı bir yara bandı verdi; marangoz yara bandını çenesine yapıştırdı ve eve seyirtti.
Ama eve vardığında onu tanıyamadılar ve daireye almadılar.
"Ben marangoz Kuşakov'um!" diye bağırdı marangoz.
"Külahıma anlat!" diye cevap geldi içeriden. Hem kapıyı kilitlediler hem de zinciri taktılar.
Magangoz Kuşakov bir an merdiven boşluğunda dikildikten sonra, tükürdü ve sokağa seyirtti.
Yazan: Daniil Kharms
Çeviren: Eren İnan Canpolat
"The Carpenter Kushakov"
Re: Daniil Kharms - Marangoz Kuşakov
90'lı yılların ortalarında Edward Albee'nin Absürd Tiyatro'sunu elimden düşürmüyordum. Kharms'ın yaklaşımı Beckeet'ınkinden hiç de aşağı kalır değil. Tarihsel olarak bu iki yazarı karşılaştırmak lazım.
Re: Daniil Kharms - Marangoz Kuşakov
Abdullah'ın paylaştığı yazıda Yıldırım Türker bu öyküyü de çevirmiş. Onun çevirisi şöyle: