UzunHikâye Öykü, inceleme, eleştiri



Cemal Süreya

14 Oca 2010
Çağan

Cemal Süreya'yı konuşurken (ve tabii ki bir yandan sigara içerken) görmek isteyenlere dev hizmet:
Cemal Süreya-1974

İki de küçük tespit eşantiyon:
1. Sonlara doğru "tekdüze" yerine "tek düzey" diyor sunucu. Sözcüğün aslı burdan geliyor belki de.
2. Tüm o karizmatikliğinin yanında, nasıl tedirgin Cemal Süreya. Televizyona çıktığından olsa gerek. Sigarasından bir nefes bile almıyor, habire kültablasının kenarıyla oynuyor sigarasının ucu.

Kategori:

Re: Şu Sıralar İzlediklerimiz, Okuduklarımız Üzerine

Çağan dedi ki:
Sonlara doğru "tekdüze" yerine "tek düzey" diyor sunucu. Sözcüğün aslı burdan geliyor belki de.

Video için teşekkürler. Cemal Süreya'yı daha önce hiç konuşurken görmemiştim Smile

Videonun sonundaki o cümlenin biraz bozuk olduğunu düşündüm ben. Sanki orada "tek düzey" yerine "tek düzeyli" demeliymiş gibi geliyor. Oradaki "tek düzey"in anlamı "tekdüze"den çok "derinlikli olmayan" gibi bir şey sanki. Tek düzeyi olan, farklı boyutları göremeyen gibi. Oysa "tekdüze" daha çok ilânihaye tekrarlanıp duran bir ritmi çağrıştırıyor bana.


Re: Şu Sıralar İzlediklerimiz, Okuduklarımız Üzerine

""
Video için teşekkürler. Cemal Süreya'yı daha önce hiç konuşurken görmemiştim Smile

Ben de söylediklerine takıldım. Saptaması ne kadar doğru. Şiirimizde her bir dönem, öncekilerin külleri üstüne inşa ediliyor.


Re: Şu Sıralar İzlediklerimiz, Okuduklarımız Üzerine

Duygulanmamak elde değil bu görüntülere, Çağan teşekkürler; arayı uzun tutma bu kadar.
"Tek düzey" burada sığ anlamında kullanılmış, eren'in de dediği gibi derinliksiz anlamında kullanılmış ki bence doğru kullanılmış. Örn: Tek düzey okuyucu...


Re: Şu Sıralar İzlediklerimiz, Okuduklarımız Üzerine

En az fotoğraflarındaki kadar yakışıklıymış. Günümüzdeki uygulamalara bakıldığında bir televizyon programında sigara içilebiliyor olması çok yadırgatıcı geldi.

Vize ve final sınavlarında bizlerde rahatlıkla sigara yakabilirdik. Sonra sınıflarda içmek yasaklandı, sonra koridorlarda içmek yasaklandı falan filan. Demem o ki İnsan ne çabuk unutuyor bazı şeyleri. Ya da ne çabuk uyum sağlıyor bazı şeylere hayret.


Re: Şu Sıralar İzlediklerimiz, Okuduklarımız Üzerine

eren dedi ki:
Oradaki "tek düzey"in anlamı "tekdüze"den çok "derinlikli olmayan" gibi bir şey sanki. Tek düzeyi olan, farklı boyutları göremeyen gibi. Oysa "tekdüze" daha çok ilânihaye tekrarlanıp duran bir ritmi çağrıştırıyor bana.

Cihan Başbuğ dedi ki:
"Tek düzey" burada sığ anlamında kullanılmış, eren'in de dediği gibi derinliksiz anlamında kullanılmış ki bence doğru kullanılmış. Örn: Tek düzey okuyucu...

Teşekkürler arkadaşlar, şimdi daha iyi anladım. Tüh! Evet, "tek düzeyli" daha uygun olurmuş ayrıca.
Cihan Başbuğ dedi ki:
Duygulanmamak elde değil bu görüntülere, Çağan teşekkürler; arayı uzun tutma bu kadar.

Çok sağol, elimden geldiğince zaman ayırıyorum ama benim için Şubat başlamadan zaman sıkıntısı bitmeyecek gibi duruyor.
abdullah şahin dedi ki:
Saptaması ne kadar doğru. Şiirimizde her bir dönem, öncekilerin külleri üstüne inşa ediliyor.

Değil mi? En çok birinci yeni ile ikinci yeni arasında bu okuyucu kitlesi ayrımını gördüm ben. (Belki de öncesiyle çok haşır neşir olmadığımdandır.) Hatta kim demişti Cemal Süreya için, "ikinci yeniye bulaşmasa iyi şairdi" diye?
nurten aksakal dedi ki:
En az fotoğraflarındaki kadar yakışıklıymış.

İşte bu en doğru tespit. Cemal Süreya'yı tanımış bir arkadaşım vardı, "Onun bulunduğu ortamlarda her kadın kendisiyle ilgilendiğini hissederdi. Nasıl yapıyorsa, bir an olsun kadın olduğumuzu unutamazdık hiçbirimiz." demişti. İnanırım. Smile


Re: Şu Sıralar İzlediklerimiz, Okuduklarımız Üzerine

eren dedi ki:
Oradaki "tek düzey"in anlamı "tekdüze"den çok "derinlikli olmayan" gibi bir şey sanki. Tek düzeyi olan, farklı boyutları göremeyen gibi. Oysa "tekdüze" daha çok ilânihaye tekrarlanıp duran bir ritmi çağrıştırıyor bana.

"tekdüze" yi tam anlamak üzereydim ki karşıma "ilânihaye" çıktı; ama gene de anladım sanırım. Wink Bakacağım sözlüğe.
Anlatılandan ben de tek düzeyi olan, katmanları olmayan'ı anladım.

Sabahattin Ali'nin Kürk Mantolu Madonnası'nı okuyorum, giriş kısmındaki kişi/davranış tahlilleri müthiş incelikli. Daha önce nasıl okumamışım diye hayıflandım.

Moderatör notu: Kürk Mantolu Madonna hakkındaki yorumlar Sabahattin Ali Romanları başlığına taşınmıştır.