Ayrılık
""
AYRILIK
Takıldı kaldı
İki ay öncesinde
Takvim yaprağıya da
Takvim yaprağı
İki ay öncesinde
Takıldı kaldıelif
AYRILIK
Takıldı kaldı
İki ay öncesinde
Takvim yaprağıya da
Takvim yaprağı
İki ay öncesinde
Takıldı kaldıelif
Re: Haikular
Haiku kıvamına daha yakın göründüğünden oyum bu üçlükten yana.
Re: Haikular
Re: Haikular
Ben de Abdullah'a katılıyorum.
Re: Haikular
Şöyle bir düşünüyorum Abdullah ve Cihan'ın Elif'in alternatifli haikularından devrik cümle formunda olanı daha kıvamlı bulmaları meselesini; buna neden olan ne?
Bir ara, şiire, edebi türlere, haikuya hiç aşina olmayan bir tanıdık dile getirmişti "Bir lafı devrik söyleyince haiku mu oluyor?" diye.
Elbette değil.
Yukarıdaki örnekte bu sanki gerçekten böyleymiş gibi görünmesine karşın, biraz daha dikkatli incelendiğinde; haiku kıvamı olarak anılan şeyin cümlenin devrik olmasıyla değil, haikunun ilk mısrası ile devamı arasında bir soru-cevap ilişkisinin kuruluyor olmasıyla gerçekleştiğini görebiliriz. "Takvim yaprağı" ile başlayan haiku ilk mısrada herhangi bir merak uyandırmaz ya da bir atışma formunu çağrıştırmazken, "Takıldı kaldı" ile başlayan örnek, "Takılan ne?", "Neden takılıp kaldı?", "Sen neden bahsediyorsun yahu?" tarzında bir diyalog ihtimalini canlı tutuyor.
İlle de her örnek böyle olmalı diye bir şart koşulamayacaksa da, Elif'in örneğinde haikuya kıvamını veren şeyin bu olduğunu söyleyebilirim.
Re: Haikular
Barış'ın güzel açıklamasına şunu ekleyeyim: İkinci haiku daha önceki alıntılarda sözü edilen kesme ilkesine uygun şekilde yazılmış. Bundan ötürü malum haiku, duraklamalarla belirli bir tempoya kavuşurken öteki haiku'nun daha düz, ahenksiz bir söyleyişi var. Bunda devrik tümcenin de etkisi yadsınamaz.
Re: Haikular
Aslında tam da bu tartışmaya bir katkı sunmak istemiştim. Burada haikuya ahengi verenin devrik cümle değil, Abdullah'ın yukarıda sözünü ettiği kesme ilkesiyle yaratılan anlamsal gerilim olduğunu düşünüyorum ben. Yoksa buradan, önceki iletide sözünü ettiğim bana hınzırca çatan arkadaşın yaptığı gibi, kolayca şu sonuç çıkabilir: Devir cümleyi olsun haiku! Buna dikkat etmek gerektiğini düşünüyorum. Karınca kararınca bir örnek de kotarmaya çalışayım:
Re: Haikular
Elbette ki her tümcenin devrilişinde şiir ortaya çıkmıyor; ancak şiire uygun tümcenin devrilmesi gerekir. İfade etmek istediğini ancak devrik bir tümceyle açığa çıkarabilen dizelerden söz ediyorum. O da usta şairlerin harcı olsa gerek.
Barış'ın haiku'sunun "kararın"da olma mevzusunu da bu minval üzerinden düşünüyorum.
Re: Haikular
Abdullah'ın ifadelerinde tam da didişmek istediğim bir mevzuyu bulduğum için bu kadar kurcalıyorum. Abdullah'ın yukarıdaki yaklaşımı Nurullah Ataçvari bir kuralı (hele de devrik cümle konusunda) varsaydığından muhalefet damarım tutuyor. Eren'den sirayet etmiş de olabilir. Ancak tavrımın özünde Ataç'ın "devrik cümle şiirlidir" anlayışının eleştirisi yatıyor diyebilirim. Bunun yerine ben düz cümleden yapılan şiirden yana oldum bugüne dek. Hem Garip şairlerini hem İkinci Yeni'yi aynı anda sevişimin kökeninde de bu yatıyor olabilir. Konuşma dilininin şiir olabileceğini gösteren ustalar o şairler.
Re: Haikular
Şiirin gündelik yaşantımıza daha kolay nüfus etmesini sağlayan yaklaşımın bu düşüncede yattığını düşünüyorum.
Re: Haikular
Düz cümle ancak düz ifade değil, değil mi? Önemli olan şairin peşinden koştuğu imgeleri ve şiirin ahengini yakalayabilmesi. Ölçütleri "imge, ahenk" eksenine kaydırmak gerekir diye düşünüyorum.
Re: Haikular
Bu güzel tartışmaya vesile olan haikumun derin anlamı hakkında yorum yapmayı Nurten Öztürk'e bırakıyorum. Gelmedi mi daKa?
Re: Haikular
Tabii, başımla beraber. Şunu diyor: Takvim yaprağı iki ay öncesinde takıldı kaldı. Takvim yaprağını iki aydır koparmamış, öyle durup duruyor orada yaprak. Neden ? Onu açıklamıyor.
Yaratılan gerilimle beraber, aynı cümlede neyi öncelediğinle de ilgili cümlenin etkisi. İlkinde dikkat daha çok takvim yaprağının kendisine yönelirken ikincisinde takılıp kalmasına yöneliyor. Takılıp kalmasının getirdiği anlamsal, duygusal... çağrışım daha fazla olduğundan, birinci haikunun etkisi de daha güçlü bana göre.
Güzel haiku, öykü tadında okudum.
Re: Haikular
Forumdaki düzenlemeler ışığında yeniden ortaya çıkmış olan bu haiku üzerine kelamdır:
Haikuyu başarılı yapan şeylerden biri -ve en önemlisi belki- ses! "Ayrılık"ta "t" ve "k" sert ünsüzlerinin öyküye kattığı muazzam bir ritm duygusu var. Bütün mısralarda tekrar eden bu harfler haikunun okunuşuna melodi verdiği gibi sonunda "yaprağı" sözcüğünde yumuşak bir ünsüzle sonlanan ses, insana tarifi zor bir hüzün duygusu yaşatıyor.
Re: Ayrılık
Benim haikum için mi bu sözler! Ben anlıyorum bu işten canım, yazmaya devam etmeliyim dedirten bir yorum. Lâkin haikuda da öyküden yakamı sıyıramamışım!
Şımaran bir ifade olsaydı yan tarafta hemen alacaktım.