Alberto Manguel - Kelimeler Şehri
"Ortaçağ’da İrlandalı şairler buğday ve arpa tarlalarını haşarattan korumak için “sıçanları öldüresiye kafiyeye boğarlarmış”, diğer bir deyişle, kemirgenlerin yuvalarının bulunduğu tarlalara doğru mısralar okurlarmış.”
S.20
"Hikayeler, bürokrasilerin sınırlı imgelemlerine ve siyasetin kısıtlı diline, kelimelerin açık ve sınırsız ayna-evreniyle karşı koyarak bir arada oluşumuza dair bir imgeyi algılamamıza yardımcı olurlar.”
S32
Alberto Manguel-Kelimeler Şehri-YKY
Re: Şu Sıralar İzlediklerimiz, Okuduklarımız Üzerine
Alıntıları zevkle okuyorum. "Kafiyeye boğmak" epey ilginç
Ben de Mothy Phyton and the Holy Grail adlı filmi izledim. Monty Phyton, İngilizlerin; tarihi, dini ve ulusal meseleleriyle dalga geçebilmiş usta bir komedi serisi. 70'li yıllarda çevrilmiş filmde, "Kral Arthur"la ve "Kutsal Kase" meselesiyle ilgili alaycı bir anlatım var. İngilizlerin; milliyetçilikleri, bugünlerini dayandırdıkları hikayeleri yerden yere vurulmuş. "Üzerinde güneş batmayan uygarlık nasıl kuruldu?" sorusunu gülerek, absürt bir şekilde yanıtlıyorlar. Tabi film sırasında anlayamadığım, bazı bilgilerden yoksun olmanın verdiği bir kaçırma hissi de oluyor. Esprilerin bir kısmı, İngilizlerin Milli tarih bilgilerine gönderme yapıyor.
Tabulara değinmek, tabularla dalga geçebilmek mevzusu bizde çok fazla gelişmedi sanırım.
Serinin bir filmi daha var elimde ve en kısa zamanda onu da izlemeye çalışacağım. Bu filmlerin çağdaşı olarak da Barış Acar sayesinde tanıştığım Figüranlar (extras) dizisini öneririm. İngiliz komedilerini, BBC yapımlarını takip etmek zevkli olabilir.
Re: Alberto Manguel - Kelimeler Şehri
Yalan
Acaba bizler yalan söylemeyi ilk kez nasıl keşfettik? Başka canlılara karşı mıydı bu? (İlk atalarımdan bana kadar ulaşan bir vicdan sızısı nedeniyle-kendimi kandırmak için mi acaba böyle olmasını diliyorum?)
Re: Alberto Manguel - Kelimeler Şehri
Montaigne
Beraberlikler, dostluklar, ilişkiler, kişilere kendi benliğini, doğal değişim içindeki öznelliğini sürdürme ve geliştirme olanağı tanımalı, bunu teşvik etmelidir. Varlığımız hep aynı “şey” değildir. Hem maddesel hem de ruhsal olarak. Zamanla, kendi bilinçli eğimimizle, yönlenmemizle hep değişiriz. Bu bizim özgürlüğümüzdür. Sevgiler her zaman bunu tanımalı bence. Ne onu ne de kendini…